1. Anasayfa
  2. KORT DERGİSİ

Haluk Akkoyun: Tur koçu sistemi yeniden gelmeli!

Haluk Akkoyun: Tur koçu sistemi yeniden gelmeli!
0

HALUK AKKOYUN İLE

5 SORU 5 CEVAP

BAŞARI İÇİN TUR KOÇU SİSTEMİ YENİDEN DEĞERLENDİRİLMELİ

– Haluk Akkoyun zamanındaki tenisle şimdiki tenis arasındaki farklar nelerdir? Size sağlanan olanaklarla şimdiki oyunculara sağlanan olanaklar ışığında değerlendirir misiniz?

– Bizim zamanımızda imkânlar çok sınırlıydı. Şimdiki oyuncularla aramızda adeta uçurum vardı. Biz bir yılda maksimum 10 turnuva oynardık. Eski zamandaki oyuncu grubunun günümüzdekilerden daha yetenekli olduğunu düşünüyorum. Biz daha koordineliydik ve teknoloji ve telefon bağımlılığı bu kadar ileri düzeyde olmadığı için bizim jenerasyon daha çok dışarıda zaman geçirir ve konsantresi daha üst düzeyde olurdu. Misket oynamak, futbol oynamak, ağaca tırmanmak, bisiklete binmek hepsi koordinasyonun ve dengeli olmanın anahtarları gibiydi. Şimdi kulüplere gidiyorum, gençlere bakıyorum. Hepsinin elinde telefon var ve aynı anda oyun oynuyorlar…

– Elinizde sihirli bir değnek olsa, Türk tenisinde neleri değiştirmek isterdiniz?

– Velilerin ve antrenörlerin bakış açılarını değiştirmek isterdim. 2000’li yıllardan önce Türk antrenörleri ‘alaylı’ idi. Yani her antrenörün bir ağırlığı ve birbirine saygısı vardı. Kimse kimsenin hakkını yemezdi. Günümüzde o kadar çok antrenör var ki (her branşta) kalitemiz maalesef yerlerde. İşi bilen de bilmeyen de aynı kadronun içinde…

– Türk antrenörlerinden söz açılmışken… Başarı anlamında sporcular kadar antrenörlerin de önemi tartışılmaz…

– Ben Marmara Üniversitesi BESYO mezunuyum. Çok şanslıyım ki Osman Kermen gibi bir duayenin öğrencisiydim. Günümüzdeki antrenörlerin de nereden geldiklerini biliyorum o yüzden günümüz antrenörlerine en büyük tavsiyem; çıraklığını yapmadıkları işe soyunmasınlar!

– Sizce uzun zaman sonra Zeynep Sönmez’in başarıları ile sevindiğimiz Türk tenisinde yeni yıldızlar görmemiz olası mı?

– Yeni yıldızları her zaman çıkartabiliriz çünkü ülke olarak çok büyük bir potansiyele sahibiz. Biz de o disiplin maalesef yok. Ek olarak konfor alanından da sıyrılamadığımız için yıldız çıkartamıyoruz. Eski başarılı örneklere bakalım. Marsel İlhan’a bakalım. Rahmetli Can Üner bu işe baş koydu ve Marsel’in kariyer başarılarını elde etmesinin en büyük sahibi oldu. Yani birebir çalışmanın karşılığını aldılar.

Bir diğer örnek Çağla Büyükakçay. O da bireysel bir koç olan Can Üner ile yine en büyük başarılarını elde etti. Son olarak ise Zeynep Sönmez’i konuşuyoruz ve alkışlıyoruz. Neden? Çünkü o da ne zaman Mert Ertunga ile çalışmaya başlayınca çıkışa geçti ve başarıları çığ gibi büyüdü.

Tenis bireysel bir spor ve oyuncuların akademilere yığınla para vermek yerine özel koçlarla (tur koçu) çalışmalara devam etmeleri hâlinde şimdiki yerlerinden daha başarılı olacaklarına ve ülke olarak yeni yıldızlar çıkarma konusunda işimizin daha kolaylaşacağına inanıyorum. Zaten tüm dünyada tur koçluğu çok revaçta ve başarının sırrı da zaten burada.

Biz de yetenekli çok oyuncu var ama onlara seviye atlatacak özel tur koçu (antrenörü) yok! Bu iş takımlarla kulüplerle olmaz çünkü onların da bütçeleri belli. Bir oyuncu artık 15-16 yaşından sonra bireyselleşip tur koçu ile başarılı olmanın yollarını araması gerekiyor. Günümüzde akademiler de oyuncuları reklam olsun diye kullanıyorlar. Hangisinden iyi bir oyuncu çıkmış ki bugüne kadar?

– Son olarak sakatlığınızın durumu hakkında konuşalım…

– Antalya’daki ‘Takımlar Şampiyonası’nda aşil tendonum koptu. Maçın sonlarıydı ve böyle talihsiz bir sakatlık yaşadım. Aslında doktorumla daha önce konuşmuştum. Bu olayın bir gün olacağını bana söylemişti.  Liflerimin çoğu zaten gitmişti. Çünkü 35 yıla yakın zamandır kortlardayım ve korta girince 7-8 saat çalışıyorum. Daha çok ani çıkışlarla bu lifler tamamen koparmış ve o gün Antalya’da bir topa gitmek için ani hareket edip sonra geriye düştüm ve olan oldu. 1 ayı aşkın süredir bacağım tamamen alçıda ve bu yaz sıcaklarında dayanması çok zor. Temmuz başında alçı, diz altına kadar inecek.

RÖPORTAJ VE FOTOĞRAFLAR: SERDAR SÖZKESEN

*: Bu röportaj ilk olarak Kort Dergisi’nin 53. sayısında (Haziran 2024) yayımlanmıştır.

Bu Habere Tepkiniz Ne Oldu?
  • 0
    be_endim
    Beğendim
  • 0
    alk_l_yorum
    Alkışlıyorum
  • 0
    e_lendim
    Eğlendim
  • 0
    d_nceliyim
    Düşünceliyim
  • 0
    _rendim
    İğrendim
  • 0
    _z_ld_m
    Üzüldüm
  • 0
    _ok_k_zd_m
    Çok Kızdım
İlginizi Çekebilir

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir