RÖPORTAJ: SERDAR SÖZKESEN
Eve neler yapıyorsun? günlerin nasıl geçiyor?
Karantina sürecinde haftada 6 gün olmak üzere, günde 2 kez fitness çalışması yapıyorum. Sabah üst bölge, öğleden sonra alt bölge, haftada iki gün boyunca yoga ve pilates yapıyorum. Uzun zamandır köpek yavrusu sahiplenmek hayalimdi. Henüz iki aylık ve onunla evde birlikte çok zaman geciriyorum. Gerek tuvalet eğitimi, gerek ev içi eğitimini yaptırıyorum. Casper’ın enerjisi inanılmaz.
Daha önce 40 gün Hindistan’da kalmış ve 5 ayrı şehirde bulunmuştum. Hayatımda gördüğüm yaşanılması en zor yerlerdi ve günlerim sadece hotel ve kort arasında geçmişti. Bu zaman dilimi, hayatımdaki bazı şeylerin değerini bilmek açısından unutamayacağım anılarla doluydu. Karantina günlerimde yaşadığım zorlukları tekrar gözden geçirip, eksikliklerimin farkına varıp, bu durumu bir fırsata çevirebilmek için kendimi geliştirebilmek ve zamanı iyi değerlendirmeye çalışıyorum.
Turnuvalar ne zaman başlar? Sürecin sence en büyük sıkıntıları neler?
Tenise verilen ara ağustos ayını bulabilir diye düşünüyorum. Bu tarihten önce herhangi bir tenis turnuvasının da düzenlenmesini beklemiyorum. İyi bir çıkış yakalamışken, pandemi salgını ortaya çıktı. Sıralamada ilk 200-250’ye girmeden masrafları karşılamak imkânsız. Türkiye’de özellikle 15K’lık turnuvalar oynanmazsa birçok oyuncu bu sporu bırakabilir. Tenis sporu profesyonel olarak en masraf yapılan spor dalı. Bu durumu aslında ITF de biliyor ve şu ana kadar sporculara herhangi bir destek gelmedi. Profesyonel olarak bu sporu yapan ilk 750 içindeki sporcuların beslenme masrafları bile aylık 3000-4000 liranın üstünde. Evinize alacağınız fitness malzemelerinin de masrafları ayrı. Bu süreçte ITF, TTF, hatta kulüplerin maddi destek olmaları şart.
ABD Açık’ta iptal edilirse oyuncular arasındaki adaletsizlik daha da artabilir. Misal, dünya 70, 80, 100 numaraları 25K’larda oynayabilir. Bu da 200 numaraların eleme listesinde bile yer bulamamasına sebep olur. ITF’in 2 yıldır oyuncular arasındaki adaletsizliği en aza indirebilmek için kurmaya çalıştığı sistemin de tekrar çökmesi anlamina gelebilir. Bu durum, bugün dünya 50 ile 250 numara arasında tenis seviye farkının çok olmadığı turda oyuncular arasındaki gelir farkını ve turnuva müracaat sistemindeki adaletsizliği daha da arttıracaktir. ITF bu konu üzerinde mesai harcayarak oyuncular adına en doğru sistemi geliştirebilir.
Grand Slam elemesi oynamadan yıllık masraflarınıız karşılayamazsınız. Turun içindeki her oyuncu bu zorlukların farkında olarak mücadele veriyor. Bu süreçte oyunculardan çok tenisi yoneten ITF’in empati yapması gereken zamanlarda olduğumuzu düşünüyorum.
Pandemi bittiğinde teniste ne gibi değişiklikler bekliyorsun?
Pandemi bitse bile kısa vadede teniste bir değişiklik olmayacaktır. Roger Federer’in gündeme getirdiği WTA ve ATP belki birleşebilir. Ödüllerde de bir şey değişeceğini düşünmüyorum. Bu süreçte bir ihtimal, ITF turnuvalarını oynayan genç oyuncuları daha fazla önemseme konusu gündeme getirilebilir.
Süreç bittikten sonra, insanların empati yeteneklerinin daha çok gelişeceğini düşünüyorum. Ek olarak; sağlık çalışanlarının önemini daha iyi anladık ve ne yapsak onların hakkını ödeyemeyiz. Sağlığa daha çok yatırım yapılması gerektiğini anlamış olduk. Çok sevdiğim bir söz ile bitirmek istiyorum:
“Her gün baktığın şey aynıysa bir süre sonra baksan da göremezsin. Çünkü algılar alışkanlığa düştüğünde akılda ezbere düşer.”
Umuyorum bu zor gunleri atlattıktan sonra aynı kişi olmayacağız. Kendimizi daha çok geliştirerek bu süreci hep beraber atlatacağız.